8 Temmuz 2012 Pazar

Her zaman 1 Numara


Ekselanslarını tekrardan su halde görmek paha biçilemez...

17 Mayıs 2012 Perşembe

Kocaman Gurur !


Her hangi bir şey yazmaya gerek var mı ?

8 Şubat 2012 Çarşamba

Koymaya Devam


Artık söylenecek sözün bittiği yerdeyiz.Yukarıdaki taraftar profillerinden her yerde karşılaşmak mümkün şu şartlar altında bile her yerde ezilmelerini artık gerçekten sindiremiyorlar.

Üstad söylemiş yine "Gs'nin Fenerbahçe taktiği : 1.Periyot Adam adama 2.Periyot Alan Savunması 3.Periyot Ali Koç'a küfür 4.Periyot Aziz Yıldırım'a küfür."

Biz mi ne yapıyoruz  hep beraber söyleyelim o zaman KOYMAYA devam ediyoruz.


29 Ocak 2012 Pazar

Nole!


Amerika Açık'ın bir benzerini bize tekrardan izlettirdikleri için onlara teşekkür ediyorum.Şimdi sıra  tek eksik olan  Roland Garros'ta haydi Novak ...

27 Kasım 2011 Pazar

Ne yapıyoruz ? Koymaya devam ediyoruz.

   



         7-0'lık seri ile başladık maça ne oluyor demeden  2 dk içinde öne fırladıklar.İlk yarıda her zaman başa baş şekilde geçti.Hakemlerin rakibin sert oyununa müsade etmesi maçın kafa kafaya gitmesine neden oldu bunu da belirtmekte yarar var.

        2. yarı savunmayı 3 saniye koridoruna gömen galatasaray  gelen arka arkaya  3 lükleri engelleyemeyince fark bir anda çift hanelere ulaştı.3. periyotta Birsel Vardarlı resitali izledik.Asist,ribaunt,3'lük , top çalma ne yapılabiliyorsa hepsini yaptı.Son periyot fark bi ara 20 sayıya çıktı.Biraz rehavet birazda hakemlerin ittirmesi ile 1 dk içinde 11-0 lık seri farkı 9 a kadar indirdi.Mola dönüşü bir kaç düzgün hucum ile 14 sayılık fark ile  liderligi devraldık.

        Maçın anahtarı cumhurbaşkanlıgı macında alamadıgımız yerli katkısı ve ribauntlar.Takım  son 15 gundur ritmini buldu.Sadece avrupa için Birselin kenarda oldugu anlarda kontrolu saglayabilecek  1-2 numara oynayabilen  bir oyuncu yeterli bizim için.Kızlarımızı tekrardan kutluyor ve başarılarının devamını diliyorum.




Son sözde üstaddan gelsin "Bu sefer diana ile geldiler caferağa'ya ve geldikleri gibi gittiler ! 96-82 "

13 Kasım 2011 Pazar

Koymaya Devam Ediyoruz


Sabredin yine çıldırtmaya geleceğiz.

6 Kasım 2011 Pazar

18 Ekim 2011 Salı

Yazık !


 Bu karakterin bizim formamızı giydiginden açıkçası artık utanıyorum.Keşke hiç gelmeseydi.Ankara'da ki final maçında yaptıklarından sonra nefretim daha çok artttı.Benim  ilgimi çeken başka bir konu aslında  daha  önce ismi çıktıgında her türlü pisligi yaptıkları kadına şimdi ilah gözüyle bakanlar hayat ne kadar da enteresan.

14 Eylül 2011 Çarşamba

Şok =)



Makedonya yarı finale kalacak desek hemde ev sahibi Litvanya'yı eleyerek buna  kim inanırdı.Guardın kadar konus diye boşa demiyorlar.Bakınız Kerem & Ender  3. bir guard cağırmayan Orhun Ene'nin de kulaklarını bir çınlatalım.İzzet,Sinan ve Cenk'in yerine sadece Doğuş ya da Tutku kadroda olsa su an orada olacagımızdan emindim.

Arthur Ashe'de Tenis Şöleni



Maç hakkında fazla bir şey yazmak istemiyorum aslında  en güzel yorumu  http://lovegametennis.blogspot.com/2011/09/star-wars-7-what-fucckk.html burada yapmıs okumanızı tavsiye ederim   kısa bir alıntı yaptım  en alt paragrafta.Maçı kaçıran tenis severlere ne yapın ne edin maçın tekrarını izleyin diyebiliyorum sadece özellikle ilk set ve 3. set muazzamdı.Djokovicin inanılmaz yükselişi devam ediyor Federer maçında maç sayısından dönüp kupayı almasında ayrıca incelenmesi gerekir.Federerin finale gelip Nadala kaybetmesindense bu şekilde bitmesine daha çok sevindim ayrıca bunuda belirtmeliyim.



"Novak Djokovic ve Rafael Nadal. Drama dozu tadında bırakılmış nefis bir tenis ziyafeti sundular bize. Tenisi sevmeyenlerin ya da yakından takip etmeyenlerin de anlayabilmesi açısından şöyle bir örnek verebilirim ki bu maç biz tenisseverlere, ergenlik döneminde gece yarısından sonra açtığımız Show TV'deki kırmızı nokta kadar, belki de daha fazla heyecan, mutluluk ve zevk verdi. Bu maç Emmanuelle'in uzay gemisinde sevişebilmesi fikrini Inceptionvari şekilde kafalara enjekte eden yaratıcılığın bile bir noktada "Oha lan oha" tepkisi vereceği güzellikler ile doluydu. 2011 Amerika Açık tek erkekler finali tam anlamıyla tenis pornosuydu. "





Feliz Aniversário Capitão !





İyi ki varsın.Çubuklu ile nice senelere...

24 Ağustos 2011 Çarşamba

Çekilin Lütfen !





"Şu anda Fenerbahçeliler'in çoğunluğu böyle düşünüyor. Ben, Aziz Yıldırım tutuklandığından, şike soruşturması açığa çıktığından bu yana böyle düşünüyorum. Fenerbahçe için büyüklük artık yok olmaktır;
"Devler Ligi'nde yoksam, annemizin liginde de yokum" demektir.
"Ortalığı karıştırdım, kusura bakmayın, siz kendiniz takılın, beni unutun" sözlerini yürekten söyleyebilmektir.
"Ezeli rakibim ebedi dostum kendini mutlu hissedecekse, ben engel olmayım" yüce gönüllülüğünü göstermektir.
"Bundan böyle anti-Fenerbahçeliler 'Amacımız Türk futbolunu temizlemek' derken buna kendileri bile inansın diye" üzerine en temizleyicisinden tuzruhu dökmektir.
"Kendiniz seçtiniz, 'Fenerasyon başkanı' dediniz; aha dün 'İddianameyi bekleyeceğiz' demişti, bugün 'güle güle' diyor; o zaman adı artık 'GeSeRasyon' olsun" mavrasını yapmaktır.
Alex'in beynini, Gökhan'ın ciğerini, Lugano'nun terini de içine koyup 18 şampiyonluk kupasını ilgili yerlere iletilmek üzere Federasyon'un kapısına bırakmaktır.
"Mazallah, 'Uluslararası Kürek Federasyonu' da durumdan kıllanıp 'son yarışta bunların küreği uzundu' diyebilir, Türkiye'yi suda yakabilir, başka kürekler solmasın" diyerek Türkiye şampiyonu bayan ve erkek kürekçilerin küreklerini elinden alıp uluslararası turnuvalara katılmalarını engellemektir.
"Taurasi'nin yaptığı doping bulaşıcıymış, şampiyon kızlarımızın hepsinde o maddeye rastladık, onları da Galatasaray'a verelim" diyerek basketbol şubelerini de kapatmaktır.
Aslında amatör branşların hepsini 'gelecekte bu çocuklar mutlaka şike yapar' endişesiyle, tarihe gömmektir.
**
Cumhuriyet mi, orasını bilemem. Ama Fenerbahçe Türkiye'nin en büyük, en hareketli topluluğudur.
O topluluk, 3 Temmuz'dan bu yana başkanının arkasında duruyor; futbol meleği gibi davranan geri kalanların ataklarına büyük bir dirençle karşı koyuyor.
Ama şimdi, çok daha radikal bir alma, "Öyleyse ben Türkiye'nin önünü açayım" diyerek, kendini feshetme zamanı.
Bir şey olmaz! Siz hiç aldatıldım diye aşkından vazgeçen bir aşık gördünüz mü? Fenerbahçe böyle bir aşk işte.
Üstelik en yüksek ses, sessizliğin sesidir..."


Lanet olsun bu siyasi oyunlara bir el atmadıgınız ora kalmıştı tebrikler onuda boka sardınız.Adamlarında başkanı yargılanıyor onlar nasıl katılıyorlar oraya onu anlamıyorum.Tebrik ediyorum MAA seni bunları bu taraftar unutmayacak....

Herkes Köşesini Seçti





Bu saatten sonra soylenecek pek bir sey yok aslında Fenerbahçeli olmayan herkes düşmanımızdır.Açık ve net. Uefa bu zaman kadar kimin iç olaylarına karıştı.Herkesin elinde belge atıp tutarken gizlilik kararı vermeyen savcı neden birden gizlilik kararı verdi.Kimin ne konustugu belli değilken neden çıkıp kimse bu boyle oldu bu boyle oldu demedi eger Aziz Yıldırım'ın bir suçu varsa kanıtı önüne koyup kamuoyu ile paylaşmadılar neden bu işler bu kadar uzatıldı.Artık ok yaydan çıkmış bulunmakta inanılmaz olayların başlayacagını kestirmek zor olmayacaktır.Bu olaylara karısan herkesin canıda yanacaktır.Tek temennim takımı ligden çekilmesidir.Acılacak tazminat davalarınıda bekliyorum.Daha mahkemesi olmadan bir takımı suçlu ilan etmek nerede yazmaktadır.Bu mudur hukuk devleti olma hepinizin canı cehenneme !

8 Ağustos 2011 Pazartesi

Alın Size Kanıt

Yaptıkları bildiriden sonra kendi kendime demiştim sanki bunlar hayatları boyunca diger 2 takımı  içeride dışarıda yenmişler mi diye sonuç mu tabii ki hayır o zaman bizde burdan federasyona seslenelim daha önce görülmemiş bir şey bu sene gerçekleşti.Hepsi  trabzona yattı o ya da bu sebepten   eee nerde araştırma ??? Trabzonlular çıkıp bir iki kelime edinde görelim hadi